
TASAVVUF
29 Eylül 2020
TEK ÇARE
29 Eylül 2020TEBLİĞ
150,00₺
İyi Müslüman, kafir ve fâsıkları İslama imrendirir; iğrendirmez.
Baştan sona ele alınıp yeniden düzenlen bu eser, tebliğ ve nasihat hakkında genel bilgileri verdikten sonra nasihat ve tebliğin tafsilli izahını yapar ve özellikle Rasûl-u Muhterem sallallâhu aleyhi ve sellem’in üstün emr ve tavsiyelerini bildirir; tebliğ edicinin uyması gerekli şartları aktarır. Bu manada eser her tebliğcinin el kitabıdır.
Özellikle eserde Peygamber yolu ve felsefe yolu şematik halde apaçık belirtilmiş, tebliğcinin Peygamber yoluna davet gibi mühim bir vazifeyi nerede, nasıl, ne zaman, ne şekilde yapması gerektiği ğayet sarih bir sûrette ortaya konmuştur.
Eserde tebliğin kuru bir mücadele olmadığı, bilakis tebliğcinin, benliğini aradan kaldırarak halkı Allah ve O’nun Rasûlü’nün benliğine, Allah için hak ve hakîkate davet edici olduğu noktasına öncelik verilir. Eserde bu hususlarla ilgili çok önemli metotlar açıklanmıştır. Müellif der ki: “Ey ehli ilim ve ehli kemal, ey genç kardeşlerim!.. Tenkidleri bırakın, tahrîre başlayın. Tahrir demek, meselelerin hayr ve şer taraflarını ortaya koymak, hayr yollarına teşfik, şer yollarını kapatmak demektir. Tenkidse şahısları minareye yükseltmek, yere vurmak… Diyebiliriz ki fâsıka karşı değil, fıska karşı cihad etmek gerekir.”
Eserde, insanı ğayesine varmaktan alıkoyan her türlü yol kesici şaşkına karşı donanımlı, kararlı, ileri görüşlü tebliğci sûreti çizilmiş olup, bu yönüyle eser, tebliğ vazifesini yüklenen herkese bir ana rehberdir.
ISBN | : | |
Ebat | : | 12×19 |
Kağıt Cinsi | : | Şamua |
Ağırlık | : | 296gr |
Sayfa Sayısı | : | 326 |
İyi Müslüman, kafir ve fâsıkları İslama imrendirir; iğrendirmez.
Baştan sona ele alınıp yeniden düzenlen bu eser, tebliğ ve nasihat hakkında genel bilgileri verdikten sonra nasihat ve tebliğin tafsilli izahını yapar ve özellikle Rasûl-u Muhterem sallallâhu aleyhi ve sellem’in üstün emr ve tavsiyelerini bildirir; tebliğ edicinin uyması gerekli şartları aktarır. Bu manada eser her tebliğcinin el kitabıdır.
Özellikle eserde Peygamber yolu ve felsefe yolu şematik halde apaçık belirtilmiş, tebliğcinin Peygamber yoluna davet gibi mühim bir vazifeyi nerede, nasıl, ne zaman, ne şekilde yapması gerektiği ğayet sarih bir sûrette ortaya konmuştur.
Eserde tebliğin kuru bir mücadele olmadığı, bilakis tebliğcinin, benliğini aradan kaldırarak halkı Allah ve O’nun Rasûlü’nün benliğine, Allah için hak ve hakîkate davet edici olduğu noktasına öncelik verilir. Eserde bu hususlarla ilgili çok önemli metotlar açıklanmıştır. Müellif der ki: “Ey ehli ilim ve ehli kemal, ey genç kardeşlerim!.. Tenkidleri bırakın, tahrîre başlayın. Tahrir demek, meselelerin hayr ve şer taraflarını ortaya koymak, hayr yollarına teşfik, şer yollarını kapatmak demektir. Tenkidse şahısları minareye yükseltmek, yere vurmak… Diyebiliriz ki fâsıka karşı değil, fıska karşı cihad etmek gerekir.”
Eserde, insanı ğayesine varmaktan alıkoyan her türlü yol kesici şaşkına karşı donanımlı, kararlı, ileri görüşlü tebliğci sûreti çizilmiş olup, bu yönüyle eser, tebliğ vazifesini yüklenen herkese bir ana rehberdir.
İlgili ürünler
-
KALBİN DİRİLTİLİŞİ
50,00₺Her bir insanda, iç ve dışa bakan, sol memenin iki parmak aşağısında kozalağı şeklinde bir kalb vardır. Ebedî saadete kavuşmak için “DİRİLMESİ” şart olan kalb, bu maddî kalbe bağlı ve insanın hakîkatine nisbet edilen “latîfe”dir. Bu latîfe, İlâhî nurların akislenmesine, kabullenilmesine elverişlidir. Ve bu latîfeyle insan saîd veya şakî, Mü’min veyahud kafir olur. İnsan ruhuna nazaran bu latîfe, bir babanın öz oğlu gibidir. İnanması yani İslam Dîni’ni kabullenmesiyle insan Mü’min, reddetmesiyle kafir, tereddüd etmek halinde ise münafık olur.Bütün belalar, manevî ölüm yahud hayat = diriliş, doğrusu hakîkî hayat, en önce kalbde meydana gelir. Dünya hayatına göre maddî kalbin ölmesiyle bedenin sair azaları öldüğü gibi, manevî hayata göre de kalb latîfesinin ölümüyle ruh, ebedî esarette kalır ve اَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا ادْخُلُوا فِى السِّلْمِ كَافَّةً “Ey iman edenler, bütünleşmiş olduğunuz halde islama girin.” emrine uyarak dînin davetçisine icâbet etmediğinden dolayı da türlü ebedî azaba dûçar olur.“Kalbin Diriltilişi” adlı bu eserde, kalbî hayat açıklanmakta ve ancak diriltilmiş kalb sahiblerinin gerçek âlim olabileceği izah edilmektedir.Güzel işlerin başlama noktasının kalb olduğu, bu itibarla niyetin önemi ve hicretin kalbden başladığı açıklanmaktadır.Avama nisbetle tevbe, havassa nisbetle inâbe ve evbe’nin beyanından sonra mürid ve talebenin mürebbîsine karşı görev ve sorumlulukları, mürebbînin vazifeleri sıralanmakta,Kalbin Diriltilişi’ni gerçekleştirmek için gerekli olan bey’at ve intisab, bey’atin akabinde yerine getirilecek âdablar anlatılmakta ve diriltilişin usullerini tatbik demek olan tarîkat ve tasavvufun tarifi, faidesi, konusu, ğayesi, şartları, rükünleri izah edilmektedir.Tarîkatin âdablarının ardından müşteşriklerin ve felsefecilerin tasavvuf hakkındaki yorumlarının isabetsizliği konu edilmektedir.Tasavvufun İslam dînine eklenti olmadığı, bilakis Allah Teâlânın, Rasûlü Muhammed sallallâhu Teâlâ aleyhi ve sellem’le bize ulaştırdıklarını anlamaya kalbin elverişli hale getirilmesi ve böylece Allah Teâlâ’nın emr ve yasaklarına içtenlikle şiddetli arzuyla riâyet edilmesi demek olduğu bu eserin öz mesajı olsa gerektir.Din, Cibril vasıtasıyla Efendimiz Muhammed sallallâhu Teâlâ aleyhi ve sellem’e gönderilen, insanın bütün hayatını kuşatan bir nizamdır. Bu nizamın ismi, kalbin kabullenmesine, doğruluğuna hüküm etmesine nazaran iman, bilfiil yaşanmasına nazaran İslam, güzel ahlaka bürünülmesine, murâkabe, muhasebe ve ihlasa nazaran da ihsandır. Diğer ifadeyle tarîkat, şeriat ve hakîkattir. Diğer ifadeyle abdiyet, ubûdiyet ve ubûdedir.Her Müslüman her türlü nifak, ma’siyet ve fısktan kalbini arındırıp taat, ibadet, zikir gibi sebeb ve illetlerin tahsiliyle kalbini diriltmeye mecbur ve memurdur. Böylece İlâhî tecellîlere açılan kalb diri, ondan mahrum kalb de ölüdür.
ISBN : 978-605-61367-4-0 Ebat: 10×16 Kağıt Cinsi: ŞamuaAğırlık: 114 gr Sayfa Sayısı: 174 -
EHLİ SÜNNETİN NAZARI İ’TİKÂDIN ÖLÇÜSÜDÜR (Termo kapak)
1.000,00₺Eser, İbrahim Hakkı Erzurûmî kuddise sırruhu’nun, Osmanlı Devleti’nde büyük bir önemle okullarda temel ders olarak okutulan yüz on beytlik itikad manzumesinin iki bin beş yüz i’tikâdî mesele ile şerhedildiği, alanındaki en kapsamlı ve ciddî çalışmalardandır.Eser, Ehli Sünnet velCemaat itikadına dair bilgileri, öncesinde özetle aktarır; ve sonrasında derinlik ve genişliğine, nihayetine kadar, aykırı ve yanlış görüşleri ayıklayarak, hiçbir meseleyi ihmal etmeksizin bir nakkaş inceliği ile işler ve en doğru tesbiti gücü nisbetinde okuyucusuna sunar.Eser, nazarî ilimlerin ışığında atomun yapısı, uzayda hayat, amip, hücre, evrim teorisi, mi’râc mucizesinin farklı boyutları gibi konuları da İslam dairesinde ilmî bir cihetten delil olarak izah eder.Ayrıca eserde, ruh çağırma, kader mevzuu, tasavvufun Hristiyanlıktan geçtiği iddiası ile ilgili görüşlerin reddi, mevlid okumanın dindeki yeri, uçan daireler, şefaat ve meded isteme meselesi, Mehdî aleyhisselâm’ın vasıfları, alâmetleri, kıyamet alâmetleri, Fırat Nehri meselesi, ğaybdan haber verme gibi yüzlerce mesele akıl ve ruhları tatmin edecek bir ilmî ve fikrî netlikte izah edilmiştir.Ehli Sünnet İtikadının öğrenilmesi ve doğru itikadın hakîkatine ulaşmak için itikadın tashih edilmesi maksadıyla, bu eseri her inanç sahibi mutlaka okumalı, okumakla kalmayıp içine sindirmeli, kendisinin ve ailesinin hayatını bu ölçülere göre düzenlemelidir. Hakperest olmayanın putperest olması kaçınılmazdır.Müellif diyor ki: “Ey genç! Rûhî bunalımdan doğan yahud şehvet ateşinden meydana gelen bütün vesvese ve itikadsızlığına bu kâfi bir ölçüdür.Eğer sen, tembellikten kurtulup her mevzuu on kere okursan, iç ve dış bütün sapık fikirlerden kurtulursun. Herhalde bize de Fâtiha ve dua yollarsın. Bilhusus imkan nisbetinde, samimî bir kalb ile okumaya devam ettiğin takdirde, iç sapık fikirlerden de kurtulursun. Aklına gelen bir çok hususları Biiznillah halletmişizdir. Hâzâ min fadli Rabbî.Eğer sen ehli rabıta olup, eseri samimiyetle okusan, itikad hususunda büyük bir payeye sahib olacağından şübhem yoktur. Zira bu kitabın içindeki yazılar tılsımdır.”Bu eserin son basımında hadîs-i şerîfler için kaynak eklenmiştir.
ISBN : Ebat: 16×24 Kağıt Cinsi: ŞamuaAğırlık: 1394 gr Sayfa Sayısı: 892 -
MİLLİYETÇİLİK ŞUURUMUZ
50,00₺Eser, “millet”, “ümmet” ve “milliyetçilik” kavramlarını, ferd ve cemiyet hayatındaki boyutlarını da ihmal etmeksizin, din noktasında ileri bir görüş açısıyla izah eder, muallakta hiçbir meseleyi bırakmaz.Özellikle zamanımızda milliyetçilik mefhumuna yüklenen mana, aslından son derece uzak ve gerçeği yansıtmayan kof ve kupkuru bir iddiadan ibarettir.Gençlerimiz, cedleri tarafından bu hususlarda yazılan Arabî ve Osmanlıca kitabları okumadıkları için, deccalin vazifesini gören müsteşriklerin ve insafsız Avrupalıların kitablarından ilham alarak kendi varlıklarını görmekten aciz kalmaktadırlar.Eser, “millet”, “ümmet” ve “milliyetçilik” kelimelerinin ıstılâhî ve şer’î manasını ele alarak, müsbet ve menfî milliyetçilik meselelerini vurgular ve İslam milliyetçiliğini, hakîkî manasına uygun bir şekilde izah eder.Bu konularda kafası karışmış, gönlü bulanmış her okuyucusunu, idrakince tatmin edecek eser, saf ilmin, sahih fikirle arkadaşlığına canlı bir misaldir.
ISBN : 978-605-5434-07-6 Ebat: 10×16 Kağıt Cinsi: ŞamuaAğırlık: 106 gr Sayfa Sayısı: 159